AVUKATIN SAVCILIK AŞAMASINDA HUKUKİ YARDIMDA BULUNMASI
Müdafi tarafından şüpheliye hukuki yardım verilen aşamalardan biride savcılık aşamasında yapılan işlemler sırasında en önemli işlem ise soruşturma savcısı veya yerine görevlendirilen savcı tarafından şüphelinin ifadesinin alınmasıdır. Diğer işlemlerin savcı tarafından yapılması içim gecikmesinde sakınca koşulunu aklınızdan çıkarmayınız.
Savcılık aşamasında şüphelinin ifadesinin alınması üç şekilde olabilir. Birincisi, şüpheli hakkında yapılan soruşturmada, savcı tarafından ifadeye davet edilmesidir. İkincisi, kolluk aşamasında hukuki yardım verdiğimiz şüphelinin mevcutlu olarak savcılığa sevki halinde verilecek olan hukuki yardımdır. Son olarak da daha önce hukuki yardımda bulunmadığımız, ancak savcılık aşamasında görev aldığımız şüpheliye hukuki yardımda bulunma halidir.
I. ŞÜPHELİNİN SAVCILIĞA DAVETİNDE HUKUKİ YARDIM
Hakkında soruşturma açılan şüphelinin kural olarak ifadeye davet edilmesi gerekmektedir. Genel olarak savcılık makamı kolluğa vereceği yazılı emir veya acele hallerde sözlü emir ile kolluk tarafından yapılacak olan işlemlere dair emri ile soruşturma dosyasının hazırlanarak ikmalen gönderilmesinin talimatını verebilir. Bazen de savcının kendisinin ifade almasının icap etmesi halinde şüpheliyi ifadeye davet eder.
Eğer savcı tarafından ifadeye davet söz konusu ise, davet edilme sonrası hukuki yardım verilecek ise, öncelikle şüpheli ile görüşüp davet yazısını incelemek gerekir. İsnat edilen suçun öğrenilmesi gerekir. Ancak bu celpnamede genelde yazılmamaktadır. Daha soruşturma dosyasının bir örneğini almak veya şüpheliye temin etmesini söylemek gerekir.
Soruşturma dosyasını temin etme olanağı bulunmuyorsa, şüpheli ile önce soruşturma dosyasını incelemeye gitmek gerekir. Soruşturma dosyasını savcı katibinden talep etmek, savcıdan soruşturma dosyasını alıp getirip incelemeye olanak sağlamasını istemek, inceleme aşamasında, yapılan kolluk veya savcılık tarafından yapılan işlemler hakkında not almak gerekir.
“İfadesi alınacak veya sorgusu yapılacak kişi davetiye ile çağrılır; çağrılma nedeni açıkça belirtilir; gelmezse zorla getirileceği yazılacağı” (CMK m. 145) hükmüne göre ifadesine müracaatı lazım gelen şüphelinin ifade vermesi için davetiye gönderilmesi gerekmektedir. Gönderilecek olan davetiyede çağrılma nedeninin ve gelmemesi halinde zorla getirileceği yazılır.
Şüpheli hakkında tutuklama kararı verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için yeterli nedenler bulunması halinde, şüphelinin zorla getirilmesine de karar verilebilir. Zorla getirme kararında, şüphelinin açıkça kim olduğunu, kendisiyle ilgili suçu, gerektiğinde eşkâlini ve zorla getirilmesi nedenlerini içerir. Zorla getirme kararının bir örneği şüpheliye verilir. Zorla getirme kararı ile çağrılan şüpheli derhâl, olanak bulunmadığında yol süresi hariç en geç yirmi dört saat içinde çağıran zorla getirmeyi isteyen Cumhuriyet Savcısı’nın önüne götürülür ve ifadesi alınır. Zorla getirme, bunun için haklı görülecek bir zamanda başlar ve zorla getirmeyi isteyen Cumhuriyet savcısı tarafından, ifade almanın sonuna kadar devam eder. Zorla getirme kararının yerine getirilememesi halinde bunun nedenleri, köy veya mahalle muhtarı ile kolluk görevlisinin birlikte tutacakları bir tutanakla saptanır.
Zorla getirme kararından sonra savcı tarafından ifade alındıktan sonra, bazen adli kontrol veya tutuklanmaya sevk gibi tatsız durumlar da olabilir. Bu hususlara dikkate etmek gerekir. Özellikle ağır ceza mahkemesinde yargılamayı gerektiren suçlarda bu tip tedbirlere başvuru olmaktadır.
YAZILI İFADE HAZIRLAMAK
Davet üzerine ifadeye gidilmesi halinde, öncelikle soruşturma dosyasının bir örneğini almak gerekir. İsnat konusunu incelemek ve akabinde müvekkil ile görüşmek ve hazırlanabiliniyorsa yazılı ifade hazırlamak daha iyi bir yöntem olabilir. Bu yazılı ifadede isnat konusu olay, suç duyurusu dilekçesi veya ihbar yazısı incelenerek hazırlanmalıdır. Mümkünse müvekkile olay öyküsü yazdırmak ve onun üzerinde çalışmak ve lehine olan delilleri belirtmek ve delillerin getirileceği yeri belirtmek gerekir. Aleyhine olan delilleri ise çürütmek gerekmektedir.
II. ŞÜPHELİNİN MEVCUTLU OLARAK SAVCILIĞA SEVKİ HALİNDE;
SAVCILIĞA GİTMEDEN ÖNCE MÜDAFİİ OLARAK YAPMAMIZ GEREKENLER
Öncelikle müdafi olarak hukuki yardımda bulunacağımız şüphelinin hangi suçtan dolayı savcılığa sevk edildiğini veya zorla getirildiği veya ifade için yakalandığını tespit etmek gerekir. Bize bilgi veren yakını veya baroca atanmış isek yakalama veya gözaltına alınma tedbirinin uygulanıp uygulanmadığını, karakol aşamasında yapılan işlemler hakkında bilgi almak gerekir.
Eğer kolluk aşamasında hukuki yardım tarafımızca verilmiş ise soruşturmayı yürüten savcının evrakları ikmalen mi istediği veya şüpheliyi mevcutlu olarak mı istediğini öğrenmiş olmamız gerekmektedir. Bu hususu evrakları incelerken savcılık talimatı tutanağı veya savcı tarafından yazılan üst yazı olan işlem emri yazısından öğrenebiliriz.
III. EVRAK İNCELEME
Müdafi CMK 153. Maddesindeki yetki ile “soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Müdafin dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hâkim kararıyla kısıtlanabilir.” Kısıtlama kanunda sayılan bazı suçlar için geçerlidir. Savcılık katibinin veya savcının dosyada kısıtlama kararı var demesi halinde dahi dosyayı incelemek için ısrar ediniz. Çünkü size o aşamada dahi göstermeleri gereken “Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve yakalanan kişinin veya şüphelinin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanaklar, CMK m153/3) bulunmaktadır.
Yanınızda mutlaka içinde CMK, TCK ve Yönetmeliklerin olduğu bir kitap ile savcılığa gidiniz ve öncelikle evrak inceleme konusunda vekaletname istenecektir. Vekaletname olmadan dosyayı inceleyebileceğinizi, CMK 153. maddeye dayalı olarak belirtmekten çekinmeyiniz. Bu hususta CMK 153 ve Yakalama Yönetmeliğinin 21. maddesinde düzenleme mevcut ve bu hükümleri ezbere bilmenizde yarar vardır.
Soruşturmayı yürüten savcı katibinin kim olduğunu önceden öğreniniz. Ondan, tüm dosyanın incelenmek üzere size verilmesini isteyiniz, sezgilerinize göre, düzenlenmesi gereken ancak size verilmeyen bazı evraklar var ise tutanağın veya işlem yazısının adını belirterek isteyiniz. Ancak tecrübemize göre savcılık katipleri tarafından bu konuda bir evrak saklama olayı olmamakla beraber, kolluk tarafından uyarılmış olabilirler. Bu hususu aklınızdan çıkarmayınız.
Kolluk tarafından düzenlenen soruşturma dosyalarında, genellikle savcı emrinin olduğu işlem veya talimat tutanağı, yakalama tutanağı, üst arama tutanağı, arama ve el koyma tutanağı, olay yeri inceleme tutanağı, olayın özelliğine göre otopsi tutanağı, kriminal labortuvar raporu, yer gösterme tutanağı, teşhis tutanağı, yüzleştirme tutanağı, şüpheli hakları formu, teknik takip tutanağı ve yüzleştirme tutanağı gibi tutanaklar bulunur. Son olarak işlemler bittiğinde kolluk tarafından fezleke hazırlanarak savcılığa dosya ikmalen veya şüpheli ile mevcutlu gönderilir.
1- SORUŞTURMA DOSYASINDAKİ SAVCILIK TALİMATI
“Soruşturma işlemleri, Cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adlî kolluğa yaptırılır. Adlî kolluk görevlileri, Cumhuriyet savcısının adlî görevlere ilişkin emirlerini yerine getirir.”(CMK m. 164/2 ) hükmüne göre kolluğun soruşturma işlemlerinde savcının vereceği emri yerine getirmesi gerekmektedir. Savcı tarafından verilmeyen konularda işlem yapılmış ise, hukuka aykırı olduğu için, bu hususu not ediniz.
Kolluk hangi soruşturma işlemlerini veya hangi koruma tedbirlerini alacağını cumhuriyet savcısının vereceği talimata göre yerine getirecektir. Acil haller veya gecikmesinde sakınca olan durumlar dışında kolluk yapılacak olan işlemleri savcının talimatına göre yapacaktır. Kollukça yapılacak olan işlemler Cumhuriyet Savcısının ikmalen istediği soruşturma dosyalarında yapılacak olan işlemlere dair bir yazılı emri olur.
Ancak yakalama veya gözaltına alma işlemi sonrasında Cumhuriyet Savcısının sözlü emrinin bağlandığı tutanak soruşturma dosyasında yer alır. Eğer bulunmuyorsa savcının katibine bu tutanağı sorunuz.
Ayrıca tutulan tutanakların CMK 169. maddeye göre tanzim edilip edilmediğini de irdeleyiniz.
2. YAKALAMA TUTANAĞI
Soruşturma dosyasını incelediğinizde ikinci olarak incelemeye yakalama ve birlikte düzenlenmiş ise “yakalama”, “yakalama ve üst arama” tutanağını inceleyiniz. Yakalamanın CMK 90.madde hükümlerine göre yapılıp yapılmadığını inceleyiniz. Yakalamanın yasanın aradığı şartlarda olup olmadığını tespit ediniz bu hususu tespit etmeniz, şüpheliye isnat edilen fiil ile birlikte tutuklanmaya sevk veya serbest bırakılacağına dair sizde bir kanaat oluşturur. Ayrıca savcının yakalamanın bildirilmesi halinde göz altına alma emri de bulunuyorsa, bu hususa dikkat ediniz. Sürelerin aşılmaması ve itiraz yoluna başvurmanız için gerekli olacaktır.
Yakalamanın suçüstü halinde mi veya yakalama emri nedeniyle mi olduğunu tespit ediniz. Hakların yakalama anında bildirilmesi ve öğretilmesi gerekir. Yakalama anında şüpheliye hakları hatırlatılmış mı onu evrak incelerken dikkate edin ve görüşme anında şüpheliye de sorunuz.
Eğer kolluk aşamasında hukuki yardımda bulunduysanız, ifade sonrası siz veya şüpheliye yakalama ve göz altına alma kararına itiraz etmeyi unutmayınız. Bu husus aklınızda bulunsun ve itirazınızda “habeascorpus hakkı” olan şüphelinin soruşturma dosyası ile savcılık makamından hazır edilmesini talep ediniz. Bu talep şüphelinin gözaltında daha çok kalmamasını sağlayabilir.
Yakalama tutanağında, yakalamanın hangi suçtan dolayı yapıldığı, yakalamanın hangi koşulda yapıldığı, yakalamanın nerede ve ne zaman yapıldığı ve yakalamayı kimlerin yaptığı, yakalamayı yapan kolluk mensuplarının isimleri ve şüpheliye haklarının anlatılıp anlatılmadığı yazılı olması gerekir. Ayrıca yakalanan kişiye haklarını bildiren tutanağın verilmesi gerekir. Şüpheli ile görüşürken bu tutanağı görmek isteyiniz. Yakınlarına haber verilip verilmediğini inceleyiniz.
3.ÜST ARAMA TUTANAĞI
Yakalama anında şüphelinin, yakalamadan hemen sonra basit bir üst araması[1] yapılması gerekir. Bu arama daha çok şüpheli ve kolluk görevlisini koruma amaçlı yapılan bir arama olup suç eşyasının elde edilmesinden çok koruma amaçlı bir aramadır. Bunun da tutanağa bağlanması gerekir. Genelde “yakalama ve üst arama tutanağı” şeklinde düzenlenmektedir.
4.DOKTOR RAPORU
Soruşturma dosyasında bulunan doktor raporlarından, şüphelinin yakalama veya gözaltına alındığında doktor kontrolüne götürülüp götürülmediğinin öğrenilmesi gerekir. Kolluk birimine götürüldüğünde ilk işlemler yapıldıktan sonra doktora götürülmesi gerekir. Özellikle nezarethaneye alınmadan bu işlemin yapılmış olmalıdır. İlk gözaltına alındığı yerden başka yere nakledilip nakledilmediğini, nakledilmişse doktora çıkarılıp çıkarılmadığının soruşturma dosyasında yer alması ve savcılığa sevk anında da doktora çıkarılması gerekir. Doktor raporu savcı tarafından gözaltına alınana verilmesi gerekir.
5.ARAMA TUTANAĞI
Şüphelinin yakalanması için ve suç delillerinin elde edilmesi için, üstü, eşyası, konutunda, iş yerinde, otosunda, şüpheliye ait diğer yerlerde arama yapılabilinir. Arama tutanağında bu arama için makul şüphenin var[2] olması gerekir. Kapalı yerlerde gece arama yapılamaz. Suçüstü ve gecikmesinde sakınca hal varsa arama yapılır. Arama hakim kararı ile veya gecikmesinde sakınca halinde savcının yazılı emri ile yapılır. Aramada kişinin avukatı bulunabilir. Arama sonunda arama yapıldığı için kişiye tutanak verilmesi gerekir.
6.EL KOYMA TUTANAĞI
Soruşturma aşamasında hakim kararı veya gecikmesinde sakınca halinde savcının yazılı emri ile el koyma işlemi kolluk görevlilerince yapılır. Tutanak tutulur. Tutanak CMK 169. maddeye göre tutulur.
7. BİLGİSAYARDA ARAMA VE ELKOYMA TUTANAĞI
Şüpheli hakkında bir suç dolayısıyla soruşturma yapılmak ve başkaca delil elde imkanı bulunmuyorsa savcının istemi üzerine bilgisayarda arama yapılır. Kopya çıkarılır. Ancak hakim kararı ile yazılı hale getirilir.
8. GİZLİ SORUŞTURMACI TUTANAĞI
Kuvvetli suç şüphesi halinde ağır bazı suçlarda ve başkaca delil elde edilemiyorsa, hakim kararı ile kamu görevlisi gizli soruşturmacı olarak görevlendirilir. Ancak bu kişi X muhbir olamaz. Bu kişi suç işleyemez. Sadece soruşturmacı araştırma ve faaliyetleri izlemesi gerekir. Elde edilen deliller başka suçlarda kullanılamaz.
9.TEKNİK TAKİP TUTANAĞI
Bazı ağır cezalık suçlarda (CMK 140.madde) bu suçların işlendiğine dair kuvvetli şüphenin varlığı halinde teknik takip için hakim karar verebilir. Ancak gecikmesinde sakınca var ise savcı karar verebilir. Ancak 24 saat içinde bu kararı hakim onayına sunması gerekir. Takip için 4 haftalık süre verilir ve gereklilik hallinden dolayı 4 hafta daha uzatılır. Toplanan deliller soruşturma konusu fiille ilgili dosyada kullanılacaktır. Soruşturmada kullanılmayan deliller savcı gözetiminde yok edilecektir.
Fiziki takip yapılmasının yasal dayanağı bulunmamaktadır. Soruşturma dosyasında bu tutanak var ise hukuka aykırı olduğu ifade aşamasında belirtilmelidir. Kolluk alt kültür ile bu işlemlerin yapılmasına halen devam etmektedir.
10. TEŞHİS TUTANAĞI
Kural olarak soruşturma aşamasında teşhis işlemi yapılamaz. Ancak soruşturma aşamasında teşhis yapılması için zaruret olması gerekir. Teşhis için en az on kişinin olması ve teşhisten önce kolluk görevlilerince tutulmuş olan eşgal tarif tutanağının da olması gerekir. Şüphelinin katıldığı bir işlem olduğu için müdafi de yer alabilir ancak riskli bir işlemdir. Bu konuda riskleri şüpheliye belirtmekte yarar var ve müdafi tutanağa şerh hususunu aklından çıkarmamalıdır. (CMK m.52)
11.YÜZLEŞTİRME TUTANAĞI
CMK düzenlemesinde yer verilmeyen ancak kolluk tarafından çok sık başvurulan bir işlem türüdür. Soruşturma aşamasında yüzleştirme işlemi yapılamaz. Ancak zaruret halinde gecikmesinde sakınca bulunması yapılan bir işlemdir. Hukuka aykırı olduğu hususu akıldan çıkarılmamalıdır. (CMK m.52)
12.YER GÖSTERME TUTANAĞI
Yer gösterme işlemi soruşturma aşamasında ancak savcıya olay hakkında bilgi verilmesi halinde olan bir işlemdir. Savcının ifadesinden sonra yapılacak olan bir işlem türüdür. Kolluk amirinin yer gösterme işlemi yaptırabilmesi için savcının bu konuda işlem yapılacağına dair emrinin olması gerekir. Kural olarak mahkemece yapılacak olan keşif (CMK m.83-84-85) benzeri olduğu için gecikmesinde sakınca halinde başvurulması gereken bir işlemdir. Yer gösterme işlemi sırasında medyanın[3]bulunması halinde hukuka aykırı bir durum oluşur. Yer gösterme tutanağında haklarının hatırlatılması ve suç isnadının da olması gerekir. İmzadan imtina durumunun olup olmadığı irdelenmelidir.
13-DİĞER TUTANAKLAR
Otopsi raporu, Vücudun Muayenesi, Kriminal Laboratuvar raporu ve olay yeri inceleme tutanağı( Arama Yönetmeliği 9.madde) gibi başkaca tutanaklarda dosyada yer alabilir. Kural olarak soruşturma dosyasında yer alan diğer tutanaklar konusunda, savcının yapılmasını emrettiği işlemlere dair olmasına dikkat ediniz. Savcının emrinde yer almayan işlemlere dair tutanak varsa bunu, hukuka aykırılıklara vurgu yapmak için not ediniz.
Bu aşamada özellikle kolluk tarafından hazırlanan fezlekeyi iyi inceleyiniz. Kısaca kolluk tarafından yapılan işlemlerin, fiil ve toplanan emarelerin ve maddi olayın özet halinde soruşturma savcısına arz edilmesidir. Herhangi bir değerlendirme içermemesi gerekir ancak kolluk mutlaka “değerlendirilmektedir” şeklinde fikrini belirtir. Hazırlanan fezlekenin, tecrübe ile sabittir ki, ilk önce iddianame ve sonrasında mahkeme kararı olacağını aklınızdan çıkarmayınız. Savcılık aşamasında şüpheli aleyhine olan ve çürütmeniz gereken delilleri buradan çıkarabilirsiniz.
IV. SAVCILIK AŞAMASINDA ŞÜPHELİ İLE GÖRÜŞME[4];
Gerek kolluk aşamasında hukuk yardım verdiğimiz şüpheli ile ve gerekse de savcılık aşamasında hukuki yardım vermek için görev aldığımız şüpheli ile görüşmek gerekir. Bu görüşme de meslek kurallarına göre yapılmalıdır.
1- ADLİYEDE ÖZEL GÖRÜŞME ODASI
Avukatlık Kanunun 50/1.maddesinde “Her adalet dairesinde, bölgesinde bulunduğu baro için, her mahkeme salonunda ve icra dairesinde ise avukatlar için ihtiyaca yetecek nitelikte yer ayrılması zorunludur.” Düzenlemesi dikkate alındığında, adliyelerde, avukatın şüpheli ile görüşmesi için oda ayrılması gerekir. Ancak bu husus halen tamamlanmadığı için, şüpheliyi adliyeye getiren kolluk görevlilerinin konuşmaları duyamayacağı bir ortam ve şekilde görüşmek gerekir. Kolluk görevlilerin görüşme yapılan bu ortama ilgili ilgisiz geliş ve gidişlerini engellemek ve bu girişimin şüpheliye mesaj verme amacını taşıdığını unutmamak gerekir. Şüpheliyi adliyeye getiren kolluk görevlisine bir şey sormak gerekiyorsa müdafin kolluk görevlisinin yanına gidip soru sorması gerekir. Bir de bu kolluk görevlilerinin şüpheliye işkence ve baskı yapıp yapmadığı, şüpheliye sorularak araştırılmalıdır. Görüşmede tespiti yapılması halinde tespit yapılan bu durumun ifade sırasında tutanağa da geçirmek gerekir. CMK 148. madde açısından önem arz edebilir.
Şüpheli ile adliyede görüşmenin özle bir odada yapılması gerekir. Baroların bu odalara dair bir girişimi olmadı bugüne kadar, bazı istisnalar dışında. Adliye nezarethanesinde şüpheli ile görüşmemek gerekir ve bu hususta dikkatli olmak lazım. Bu talepleri de ret etmek gerekir. Ancak baroların “adliyede görüşme odasının” temini, denetim ve organizesine dair sorumluluk alması da gerekir.
2- ŞÜPHELİ İLE BAŞBAŞA GÖRÜŞME
Kolluk aşamasında da hukuki yardım verilmiş ise kendinizi tanıtmamıza gerek yok ancak, savcılık aşamasında görevlendirilmiş iseniz görüşme yapılacak olan şüpheliye kendinizi tanıtmanız, kimliğinizi göstermeniz gerekir. Müdafi olma şeklini anlatmak gerekir. Baro tarafından veya ailesi tarafından görevlendirildiğinizi belirttiniz.
Savcılık aşamasında görevlendirildiğimi şüpheliye görüşme sırasında suçlandığı suçu söylemek, kolluk tarafından tutulan tutanaklar hakkında bilgi vermek gerekir. Bu aşamada şüpheliye haklarını hatırlattınız ve daha önemlisi haklarını ona öğretiniz. Hakları tek tek belirtmekte yine yarar vardır. Kanun maddesini okumaktan öteye hakları anlayacağı dile dönüştürmekte yarar vardır.
Savcılık aşamasında da şüpheli ile bütün bu konuşmalarınız ile ilgili olarak not tutmak gerekir. Şüphelinin anlayacağı dili kullanmak ve ağdalı konuşmaktan kaçınmak gerekir. Bu aşamada şüpheliye olayı anlattırınız. Ona soru sormanız gerekiyorsa, dikkatini dağıtmadan sorunuzu sorunuz. Şüpheliyi dinlediğinizi belli edin ve anlattığı olayın ayrıntılarını sorunuz ve olayları kronolojik sıra ile not ediniz.
Görüşme bittikten sonra şüphelinin olayı tam olarak anlatıp anlatmadığını değerlendirmek gerekir. Burada şüpheliye olay hakkındaki tutanaklardan edindiğiniz bilgiyi anlattınız.
Şüpheliye mahkum edilebilmesi için nelerin sabit olması gerektiğini ve isnat edilen suç ile ilgili olarak şüpheliye bilgi vermek gerekir. İlgili kanun maddesini açıklamak, lehine olan hususları belirtmek gerekir. İsnat edilen fiilin Ön ödemeye, uzlaşmaya veya basit yargılama veya seri yargılamaya tabi olup olmadığı hakkında bilgi veriniz.
Olayda ağırlaştırıcı nedenleri anlatmak gerekir. Ayrıca ifade aşamasında, bu konularda konuşması halinde aleyhine delil verebileceği hatırlatılmalıdır. (Aleyhine Delil Vermeme Hakkı) Bu görüşme sırasında indirim nedenlerini ortaya çıkarmak için sorular yöneltilmelidir. Lehine olan delilleri ortaya çıkarmak gerekir. Şüpheliye tekrar haklarını tekrar bildirmek gerekir.
Şüpheli ile kolluk aşamasında olan olayları ve ön görüşme, mülakatın olup olmadığını ona sormak gerekir. Ayrıca kolluk tarafından kendisine verilen tutanak örneklerini isteyip inceleyiniz.
Kolluk aşamasında hukuki yardım verdiğiniz şüpheliye veya savcılık aşamasında görevlendirildiğiniz şüpheliye savcılık tarafından ifade alınması halinde, ifade aşamasında bütün sorulara cevap vermesini veya bazı sorulara cevap vermesini veya susma hakkını kullanmasını tavsiye etmek gerekir. Şüphelinin eline yazılı ifade örneği hazırlayıp verebilirsiniz. Bu hususta olumsuz durumun ortaya çıkabileceğini ona belirtiniz. Tavsiye ettiğiniz ifade verme şeklinin (yazılı-sözlü ifade) gerekçesiniona anlatmak gerekir.
Ayrıca savcılık aşamasında şüpheliye ifadeye ruhen hazır olup olmadığını sormak lazım. Serbest iradesini tespit etmek ve ifadesi esnasında nasıl davranması gerektiğine dair önerilerde bulunmak gerekir.
Şüpheli ile görüşmeden sonra yapacağınız iş ve işlemler ve savcının olası tutumu hakkında ona bilgi vermek gerekir. Bu aşamada da şüpheli ile görüşme tutanağı düzenleyip, görüşme süresinin başlangıç ve bitiş saatini belirten bilgiyi tutanağa eklemek gerekir.
Bu görüşme sırasında, adliyede olduğu için tekrar kolluk tarafından kendisine işkence ve kötü muamele yapılıp yapılmadığının sorulması gerekir. Kolluktaki aşamaların ayrıntılı öyküsünü almak gerekir. Şüpheliler bazen kolluk uygulamalarının, basit dayak veya diğer işlemlerin işkence ve kötü muamele olarak nitelendirmez ve kolluk aşamasında polis tarafından tehdit edilip edilmediğini de sormak gerekir. Bu hususta bir kuşkunuz var ise savcılık ifadesi aşamasında bulunduğunuz adliyenin adli tıp şube müdürlüğüne sevkini talep ediniz.
Şüpheliye adliyeye çıkarıldığında doktor kontrolüne götürülüp götürülmediğinin sorulması gerekir. Bu muayene aşamasında veya diğer kontrollerde doktor ile şüphelinin yalnız kalması gerekir. Yalnız kalmış olup olmadığının sorulması gerekir. İlk gözaltına alındığı yerden başka yere nakledilip nakledilmediğini, nakledilmişse doktora çıkarılıp çıkarılmadığının denetlenmesi gerekir.
V. SAVCILIK İFADESİNDE[5]DİKKAT ETMEMİZ GEREKEN HUSUSLAR
1) İFADE MERASİMİ
Savcılık aşamasında ifadeye geçmeden önce şüpheli ile yaptığınız görüşmede şüphelinin anlattığı fakat size gösterilmeyen tutanaklar var ise katip veya soruşturma savcısından bu tutanakları isteyip inceleyiniz ve sonra ifadeye geçiniz. Bu hususu ifade tutanağına geçirtiniz. İfade merasiminin CMK’nın 147.maddesinki esaslara uygun olması gerekir. Şüpheliyi ifade vermeye ve ifadede nasıl davranması konusunda uyarınız.
Savcı tarafından ifade alınması aşamasına geçildiğinde, şüphelinin kimliğinin, kolluk tarafından verilenkatibinelinde olmasına rağmen, kimlik tespiti yapılır. Şüpheli kimliğine dair bilgileri doğru vermek zorundadır. Bu hususu hatırlatmak gerekir. Diğer husus olan kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi verebilir. Ekonomik durumu hakkında ise ceza alması halinde para cezasının belirlenmesinde dikkate alınacağını hatırlatmak gerekir.
Şüphelinin ifadesi alındığında savcı tarafından haklarının hatırlatılması ve okunması gerekir. Şüpheliye isnat edilen suç anlatılacak ve müdafi hakkı hatırlatılıp ve ifade de müdafin olduğu bildirilecektir. Ayrıca yakınlarına haber verildiği belirtilecektir. İfade verme konusunda susma hakkı anlatılıp bu hakkı kullanıp kullanmadığı sorulması gerekir. Lehine olan delilleri toplatma hakkı bildirilecektir. Bu hakları anlayıp anlamadığı denetlenecek ve bu hakların aslında öğretilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Şüphelini ifadesi aynı zamanda teknik araçlarla kayıt altına alınabilineceği bildirilmesi gerekir.
Şüphelinin ifadesinin alınması aşamasında beyanın olduğu gibi tutanağa geçirilmesi gerekir. Kısa ve öz cevaplar vermesi önceden önerilmelidir. Sorulan sorulara itiraz etme durumu oluştuğunda itiraz ediniz ve bu hususun tutanağa bağlanması gerekir ve ifade tutanağına geçirilmesini isteyiniz. Savcının ses tonuna ve hitap şekline dikkat ediniz. Savcının da dosyayı önceden incelediği, detayları irdeleyeceğini hatırlatmak gerekir. Susma hakkını kullanması halinde savcı tarafından mülakat yapılamayacağını dikkate almak gerekir. Yanınızda mutlaka içmek için su bulundurunuz.
Şüphelinin ifadesi sonrası müdafin ifadeye ilişkin beyanın ifade tutanağına geçirilmesi gerekir. Suç isnadına ilişkin açıklamaların ve koruma tedbirleri hakkında, serbest bırakılması hakkında beyanda bulunmak gerekir. Müdafi yapılan soruşturmaya ilişkin değerlendirmesini tutanağa geçirmesi lazımdır. Müvekkili lehine olan delillerin bildirmesi ve toplanması istemesi gerekir. Ayrıca hukuka aykırılıkları belirtmesi gerekir. Anayasa m. 36/1”Adil Yargılanma Hakkı”, Anayasa m. 38/6”Hukuka Aykırı Delillerin Kullanılmaması”, C.M.K. m. 148, C.M.K. m. 217/2, BM İşkenceyi Önleme Sözleşmesi m.15 düzenlemelere göre hukuka aykırılıkların belirtilmesi ve alınarak ve hukuka aykırı delillerin soruşturma dosyasından çıkartılması talep edebilir.
Bu aşamalar bittikten sonra tutanağın okunması ve imzalanması gerekir. Önce şüphelinin imzalaması ve akabinde müdafin imzalaması gerekir. İmzanın ad ve soyadının üstüne atılması gerekir. İmzadan imtina halinde katibince imtina nedenlerinin tutanağın ilgili kısmına yazılması gerekir. İmtina nedenlerinin yazılmaması halinde müdafice imtina nedenlerini şerh ederek bu kısmın imzalanması gerekir. Bunun da engellenmesi halinde barodan yardım istemesi gerekir.
2) İFADE KONTROL LİSTESİ
Savcı tarafından alınan ifade aşamasında, şüpheliye sorulan sorular hakkında müdafi olarak itirazda bulunma hakkınız var. Gerektiğinde kullanmanız halinde bunun tüm merasiminin tutanağa geçirildiğine dikkat ediniz. Unutmayınız ki soruşturma aşaması gizli ve yazılıdır. Bu hakkınızı kullanamadıysanız imzadan imtina nedeni olarak belirtiniz veya şerh kısmına bu husus belirtiniz. İfade tutanağını imzalamadan önce bütün ifade almanın bir değerlendirmesini yapınız ve neticede suçlamanın güçlenip güçlenmediğini denetleyeniz. Ayrıca hukuka aykırılıkları[6] tespit ediniz ve ifade tutanağına geçirtiniz. İfade tutanağını imzalamadan önce mutlaka okuyunuz ve anlaşılır bulduğunuz da imzalayınız.
3) DAHA SONRA YAPILACAKLAR HAKKINDA BİLGİ VERME
Savcılık ifadesi sonrası savcı tarafından yapılacak olan işlemler hakkında savcıya soru sorunuz. Şüpheliye bu konuda bilgi veriniz. Ayrıca daha sonra yapacağınız işlemler ve itirazlar için onu bilgilendiriniz.
Bu aşamada ifade için davet edilmiş ise serbest bırakılacak ancak bazen adli kontrol veya tutuklanmaya sevk olabilir. Hazırlıklı olun bu sürprizlere. Ayrıca savcı tarafında serbest bırakılmasına karar verilebilineceği gibi, koşulları varsa, adli kontrol veya tutuklanmaya da sevk edilebilir. Bu konuda şüpheliye bilgi vermek gerekir.
[1] Yakalama Y. Madde 10 (Güvenlik Araması)–Gözaltı birimine getirilen kişi hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:
a) Nezarethaneye veya zorunlu hâllerde bu amaca tahsis edilen yerlere konulmadan önce usulünce aranır. Kadının üst veya vücudunun aranması, bir kadın görevli veya bu amaçla görevlendirilecek diğer bir kadın tarafından yapılır.
b) Kendisine zarar verebilecek kemer, kravat, ip, kesici ve delici alet gibi nesnelerden arındırılır.
c) Üzerinden çıkan eşya ve para muhafaza altına alınır. Paranın nev’i, seri numarası ve miktarı, eşyanın vasıfları ve markasını belirten bir tutanak düzenlenir ve bu tutanağın bir sureti üstü aranan kişiye verilir.
[2] Adli Arama Y. Madde 6 (Makul şüphe) – Makul şüphe, hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle duyulan şüphedir.
Makul şüphe, aramanın yapılacağı zaman, yer ve ilgili kişinin veya onunla birlikte olanların davranış tutum ve biçimleri, kolluk memurunun taşındığından şüphe ettiği eşyanın niteliği gibi sebepler göz önünde tutularak belirlenir.
Makul şüphede, ihbar veya şikâyeti destekleyen emarelerin var olması gerekir.
Belirtilen konularda şüphenin somut olgulara dayanması şarttır.
Arama sonunda belirli bir şeyin bulunacağını veya belirli bir kişinin yakalanacağını öngörmeyi gerektiren somut olgular mevcut bulunmalıdır.
[3] Yakalama Y. Madde 27 (Soruşturmanın gizliliğinin uygulanması) – Suçluluğu bir yargı hükmüne bağlanana kadar kişinin masumiyeti esastır ve soruşturma evresi gizlidir. Bu nedenle, soruşturma evresinde gözaltındaki bir kişinin “suçlu” olarak kamuoyuna duyurulmasına, basın önüne çıkartılmasına, kişilerin basınla sorulu cevaplı görüştürülmelerine, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine sebebiyet verilmez ve soruşturma evrakı hiçbir şekilde yayımlanamaz.
Yakalama Y. Madde 28 (Yer Gösterme İşlemi ) –Cumhuriyet savcısı, kendisine yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi yaptırabilir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamına giren suçlar söz konusu olduğunda, adlî kolluk âmiri de yer gösterme işlemi yaptırmaya yetkilidir. Bu suçlar dışında yer gösterme işlemi kolluk âmirleri tarafından yaptırılamaz.
Yer gösterme işlemi soruşturmanın gizliliği ilkesine uygun olarak yerine getirilir.
Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla, müdafi de yer gösterme işlemi sırasında hazır bulunabilir.
Yer gösterme işlemi tutanağa bağlanır.
Bu tutanakta aşağıdaki hususlar yer alır:
- a) Müdafi veya vekil sıfatıyla hazır bulunduğu işlemlerle ilgili tutanakta avukatın isim ve imzasına da yer verilir.
- b) Tutanak, işlemin yapıldığı yeri, zamanı ve işleme katılan veya ilgisi bulunan kimselerin isimlerini içerir.
- c) İşlemde hazır bulunan ilgililerce onanmak üzere tutanağın kendilerini ilgilendiren kısımları okunur veya okumaları için kendilerine verilir. Bu husus tutanağa yazılarak ilgililere imza ettirilir.
- d) İmzadan kaçınma hâlinde nedenleri tutanağa geçirilir.
[4] CMK MADDE 154(Müdafi ile görüşme ) – (1) Şüpheli veya sanık, vekâletname aranmaksızın müdafii ile her zaman ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir. Bu kişilerin müdafii ile yazışmaları denetime tâbi tutulamaz.
[5] CMKMADDE 147(İfade ve sorgunun tarzı ) – (1) Şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde aşağıdaki hususlara uyulur:
a) Şüpheli veya sanığın kimliği saptanır. Şüpheli veya sanık, kimliğine ilişkin soruları doğru olarak cevaplandırmakla yükümlüdür.
b) Kendisine yüklenen suç anlatılır
c) Müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukukî yardımından yararlanabileceği, müdafiin ifade veya sorgusunda hazır bulunabileceği, kendisine bildirilir. Müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.
d) 95 inci madde hükmü saklı kalmak üzere, yakalanan kişinin yakınlarından istediğine yakalandığı derhâl bildirilir.
e) Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanunî hakkı olduğu söylenir.
f) Şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek olanağı tanınır.
g) İfade verenin veya sorguya çekilenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi alınır.
h) İfade ve sorgu işlemlerinin kaydında, teknik imkânlardan yararlanılır.
i) İfade veya sorgu bir tutanağa bağlanır. Bu tutanakta aşağıda belirtilen hususlar yer alır:
- İfade alma veya sorguya çekme işleminin yapıldığı yer ve tarih.
- İfade alma veya sorguya çekme sırasında hazır bulunan kişilerin isim ve sıfatları ile ifade veren veya sorguya çekilen kişinin açık kimliği.
- İfade almanın veya sorgunun yapılmasında yukarıdaki işlemlerin yerine getirilip getirilmediği, bu işlemler yerine getirilmemiş ise nedenleri.
- Tutanak içeriğinin ifade veren veya sorguya çekilen ile hazır olan müdafi tarafından okunduğu ve imzalarının alındığı.
- İmzadan çekinme hâlinde bunun nedenleri.
[6] C.M.K.MADDE 148/(3) Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil olarak değerlendirilemez.
C.M.K.Madde 217/2(Delilleri takdir yetkisi ) “Soruşturma ve kovuşturma organlarının hukuka aykırı şekilde elde ettikleri deliller hükme esas alınamaz.”